Merhaba arkadaşlar. 2.blog yazımla karşınızdayım. Bu yazıda da kızlarla çıktığımız tatilin 2. gününü sizlerle paylaşmaya karar verdim. Her şey yolunda ilerliyordu. Alaçatı’da alışveriş için 2. günümüzü ayırmaya karar verdik. İlk olarak gelmeden önce Alaçatı otelleri sayfasından seçmiş olduğumuz otellerden birinde gözümüzü açtık. Yine otelin o meşhur kahvaltılarından birine katıldık ve güzelce karnımızı doyurduk. Yemeklerin tadı yine damağımızı şenlendirdi. Sanırım en çok buranın kahvaltılarını özleyeceğim.
Kahvaltımızı yaptıktan sonra Alaçatı’da nerede alışveriş yaparız diye araştırmaya başladık. Arkadaşlarımla her birimizin zevki birbirinden farklıydı. Meryem rengarenk kıyafetler tercih ederdi. Gözde daha çok desenli ve çiçekli şeyler severdi. Ben ise sadece siyah ve beyaz renklerini giymeyi severdim. Hepimizin zevkine uygun bir şeyler bulabilir miyiz diye düşünerek yola koyulmaya karar verdik. Alaçatı’da alışveriş rehberini bularak birkaç tanesine uğradık.
Alaçatı’nın birbirinden güzel sokaklarında yürümek içimizi huzurla doldurdu. Alaçatı’nın sokakları insanlarla doluydu. Rengarenk çiçekler ve uzun uzun ağaçlarla sokaklar harika bir şekilde dekore edilmişti. Önce bir takı mağazasına girdik. İçerde o kadar çok çeşit vardı ki neye uzanacağımı şaşırdım. Buradaki ürünlerin çoğu el yapımıydı. Hiçbir yerde eşi benzeri yoktu ve oldukça kalitelilerdi. İçeride çok güzel küpeler, rengarenk bileklikler ve çeşit çeşit yüzükler vardı. Hepimiz beğendiklerimizi satın aldık ve satın aldıklarımız üçümüzün de içine sindi.
El yapımı dekoratif ürünler satan bir mağazaya denk geldik. Diğer arkadaşlarımızı unutmamak adına hepsine birer hediye aldık. Ek olarak ailemize ve sevdiğimiz kişilere de hediyeler aldık. Buradaki ürünlerin de hepsi el yapımıydı. O kadar güzellerdi ki bütün mağazayı satın almamak için kendimizi zor tuttuk. Her ürün bize bir hikaye anlatıyordu. Her biri farklı izler taşıyordu. Ürünlerin her birinde bir yaşanmışlık belirtileri vardı. Buranın sahibi her birinin eliyle yapmıştı. Sanatçı ruhunu taktir etmiştim açıkçası. Arkadaşlarımız bunları görünce sevinçten havaya uçacaktı. Hepsini özenle paketledik ve bir sonraki durağımızı seçmek için yola koyulduk.
Daha sonra ise tasarım ürünlerinin yer aldığı ve kıyafet mağazasına girdik. Burada üçümüzün zevkine de hitap eden çok güzel kıyafetler bulunuyordu. Hepimiz birbirimizi unutup kıyafetlerin güzelliklerine dalmıştık. Ben bile sadece siyah beyaz giymeme rağmen buradaki kıyafetlerin renklerine hayran kalmıştım. Buradaki ürünlerin de eşi benzerleri yoktu. Mağazalarda gördüğüm kıyafetlerin hiçbirine benzemiyordu. Neredeyse çoğuna hayran kalmıştım. Beğendiğim her şeyi aldım. Çünkü bunları bir daha asla bulamayacağımdan emindim. Meryem ve gözde de fazlasıyla beğenmiş olacaklar ki hiç sesleri çıkmıyordu. Onların da kucakları dolu bir şekilde bana doğru geldiğini görünce gülümsedim. Buradaki kıyafetlere hepimiz bayıldık. Sevdiğimiz ürünleri aldık ve dışarı çıktık. Bunları okuldaki herkesin nereden aldığımızı soracağından emindik.
Birkaç mağaza daha bakmak için kıyafet mağazasından çıkmıştık. Sokakta seyyar dondurma satan bir tezgah gördüm. Hemen kızlarla en sevdiğimiz dondurmaları aldık. Ben limonlu dondurmamı hemen kaptım. Dondurmanın serinletici ve ferahlatıcı etkisi beni alıp adeta farklı diyarlara götürdü. Tadı çok lezzetliydi. Şimdiye kadar yemiş olduğum en iyi dondurma diyebilirim. Tadını çıkara çıkara ve yavaş yavaş yedim. Şimdi alışveriş için daha çok enerji toplamıştım.
İleride çanta ayakkabı satan bir yere denk geldik. Çok beğendiğim ürünler oldu. Şimdiye kadar hepimizin fark ettiği şey ise satıcıların çok sıcakkanlı olduğuydu. Her birimizin sorunlarıyla ilgileniyor ve bizi her zaman güler yüzle karşılıyorlardı. Buranın insanları çok mütevaziler. Bir sorununuz olursa çözmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Bu sade yaşama daha 2. günden alışmıştım. Şehir kalabalığından uzaklaşmanın bu kadar iyi hissettireceğini tahmin bile edemezdim.
Yorulduğumuzu ve acıktığımızı fark edince karşımıza çıkan ilk kafeye oturduk. Yemekleri görünce iyice iştahım kabardı. Mekan çok sakin ve huzurluydu. Yorgunluğumuzun üzerine kafa dinlemek için iyi bir yer seçtiğimizi fark ettik. Çok geçmeden lezzetli bir hamburger tam önümde duruyordu. Büyük bir zevkle ve iştahla bir çırpıda bitirdim. Kızlar da benim gibi fazla acıktıkları için onların da yemesi uzun sürmedi. Hamburger o kadar lezzetliydi ki kilo almayacağımı bilsem kesin bir tane daha söylerdim. Karnımızı doyurduktan sonra biraz sohbet edip otelimize geri döndük.
Odaya gelince herkes aldıkları şeyleri çıkardı. En sevdiğimiz şeyi yapma zamanımızın geldiğini biliyorduk. Defile! 1. olarak Gözdeyi seçtik ve aldıklarını kombinledikten sonra karşımıza çıktı. En favori elbisesini giyinmiş ve en sevdiği takıları takmıştı. Ayakkabı ve çantalarından birini de giyip cat walk ile karşımıza çıktı. Göz kamaştırıcıydı. Sadece çantasını beğenmediğim için 9 puan verdim. Meryem de 9 puan vermişti. Alkışlarla uğurladık. Sıra Meryem’e geçti. İddialı bir kıyafet ile karşımıza çıktı. Gözde ile yarım metre açılan ağızlarımızı topladıktan sonra hiç düşünmeden 10 puanı verdik. Sıra bendeydi. Spor-şık bir kombinle karşılarına çıktım. İkisinden de ıslıklar yükseldi. 9 ve 10 puanı kaptım. Gecenin 1.si Meryem olduğu için bu gece onun istediği film izlenecekti. Hepimiz bunun bir dram filmi olacağının farkındaydık ve peçetelerimizi film başlamadan hazırladık. Dram filmi eşliğinde Meryem’in eski sevgilisini yad ettik.
Alaçatı’da alışveriş yaparak son derece eğlendiğimiz bir günün sonuna gelmiştik. Filmden sonra sohbet ederken uyuyakaldık. Burada öyle huzurluyduk ki tatilimiz bitmesin istiyordum. Ama sonuna gelmek üzereydik.
Alaçatı’da geçireceği bir gün ile hayatına renk katmak isteyenler doğru seçimi çoktan yapmışlar. Şimdiden hepinize iyi tatiller dilerim.