Alaçatı, birbirinden güzel taş evleri, çiçekli ve tarih kokan sokakları, el değmemiş dokusu ve kaliteli yemek restoranlarıyla insanın içini ısıtan bir yer. Bazı yerlere adım attığınız zaman kendinizi oraya ait hissedersiniz. Bir sokağa, gökyüzüne, renklere, dostlara ait olmak bizi daha mutlu eder. Aniden yüzümüzde güller açar. Burası da öyle bir yerdir. Alaçatı, taş duvarlarında begonvil olan evlerin gölgelediği dar, taş kaldırımlı sokaklar ile yaz ve kış ayında her zaman gezilecek, ülkemizin en popüler mahallesidir. Tüm sokakları birbirinden özeldir. Çıkmaz bir sokağa girersiniz bakarsınız sevimli can dostlarımız sizi karşılar. Ya da beyaz begonviller size göz kırpar… Alaçatı nasıl gidilir yazımızdan buraya nasıl geleceğinize dair bilgileri edinebilirsiniz. Giderken yanınıza rahat edeceğiniz bir şeyler almanızı tavsiye ederim. O kadar keyifli vakit geçireceksiniz ki yorulmanızı istemiyoruz. Alaçatı etkinlikler taş sokaklarda yapılıyor. Nasıl yapılmasın ki o can alıcı sokaklardan eve girmek istemiyor gelenler. Bence son derece haklılar. Adım attığınız anda ne demek istediğimi anlayacaksınız. Dokusu ve kokusu sizi her zaman buraya çağırıyor. Alaçatı sokakları dizi çekimlerine, ürün tanıtımlarına, düğünlere ve aşk itiraflarına ev sahipliği yapar her yıl. Hiç vazgeçmez sevdiklerinden.
Alaçatı Ruhu
Ege’nin bir zamanlar sakin bir köyü olan Alaçatı, şimdilerde ülkenin en seçkin turizm merkezlerinden biri. Alaçatı’ya girişinizden itibaren sizi büyülü bir atmosfer içine çeker. Meşhur festivalleri, birbirinden güzel taş butik otelleri, antikacıları, dört bir yanındaki birbirinden güzel plajları, sörf eğitim okulları, sınırlı taş sokakları, renkli eğlence yaşamı ve oraya özgü lezzetler sunan lokantaları ile Alaçatı sokakları çekiciliği ile baş döndürüyor. Alaçatı etkinlikler için gideceğiniz bu yerde sadece zaman geçirmeyip, mutlu olacaksınız. Alaçatı’ya otobüs ile geliyorsanız sizi iki yerde indirebileceklerini söylerler. Hemen girişte Migros’un orada ya da Belediyenin yakınındaki durakta. 2. durak merkeze yakın olan duraktır. Yavaş yavaş yürümeye başlarsınız, etrafınızda ağaçlar, farklı insanlar, hoş kokular, şarkılara konu olmuş arnavut dar kaldırımlar…
Alaçatı’ya Hangi Aylarda Gidilir?
Orada yaşayan biri olarak her mevsim ayrı güzel olan Alaçatı’ya her zaman gelebilirsiniz diyorum. Sakinlik seviyorum, toprak kokusunu içime çekmek istiyorum ve yağmur yağdığında dans etmek istiyorum diyorsanız; Alaçatı kapısını size ekim ayında açar, mayıs ayında sizi uğurlar. Alaçatı’nın o eşsiz sokaklarında çalan şarkılar sizi mest edecek. Köşe Kahve’den sol tarafa doğru ilerledikçe değişik konseptlerde meyhaneler gözünüze çarpacak. Her meyhane kendine özel, genellikle duygusal şarkıları dinletirler size. Tek başına gittiyseniz eğer oraya, size eşlik eden gökyüzünün altında şarkılara eşlik edip, rahatlamak bir başka oluyor. Anason kokusu sizi biraz hüzünlendirecektir. Ama çok mutsuz olmadan mutluluğa kucak acıp başka sokaklara adım atın. Ailemle, ya da arkadaşlarımla geldim ne yapmalıyım diyorsanız; tutun sevdiğinizin elinden yavaşça geçin kaldırımları ve müziğin akışına bırakın kendinizi. Benim dans etmem için illa bir şeyler duymama gerek yok diyorsanız hafifçe sağda olan ara sokaklardan birine adım atın ve açın kollarınızı, kendi şarkınıza eşlik edip, mutlu olun. Bakarsınız gökyüzü sesinizi duyar ve başlar yağmur…
Alaçatı sokaklarında keyifle oturan insanlar
Sokak aralarında açık olan mekanların güzel görünümü
Alaçatı’da Yapmanız Gerekenler
- Alaçatı’ya geldiğinizde ilk önce yel değirmenlerini görmeli ve derin nefes almalısınız. Değirmenlerin oradan Alaçatı’ya baktığınızda gözünüz kamaşacak.
- Keşke burada yaşasaydım diyecek ve yavaş adımlarla renkli merdivenlerden ineceksiniz.
- Göreceğiniz güzellikleri unutmamak için fotoğraf çekmelisiniz. Ara ara bakıp bu güzel şehri hep hatırlayın.
- Sokakları karıştırıp başka bir yere çıkarsanız sakın endişe etmeyin. Her yer Kemalpaşa caddesi gibi, ruhu olan yerlere götürür sizi.
- Tahta kapıların orada çekimler yapmak sizi hoş gösterecektir. Tıpkı tarihe açılan kapılar gibi yapıldıkları için tarihe dokunup şimdiye geri döneceksiniz.
- İsterseniz kumrunun anavatanı Çeşme’de durabilir ve kumru yiyebilirsiniz.
- Sevdiğinizin elini tutun ılıcaya doğru yürüyüş yapın. Yürürken belki hiç bırakmak istemeyeceksiniz sevdiğinizin elini belli mi olur.
- Damla sakızlı kurabiye, Türk kahvesi ve reçellerden denemelisiniz. Biliyorsunuz kahvenin 40 yıl hatırı, tatlının ise mutluluk verdiği söylenir.
- Ara sokaklarda durup derin bir nefes almalısınız.
- Dönüş yaptığınızda burayı unutturmayacak hediyeler almalısınız. Ben hep magnet alırım. Sizde Alaçatı’dan başlayabilirsiniz magnet almaya.
Alaçatı Pencereleri
Sokaklara açılan Alaçatı pencerelerinin güzelliği aklımızı başımızdan alır. Sade, şık tasarımlara sahip pencerelere baktığımızda gökyüzü ile aramızda mesafe yok gibi görünür. Pencerelerin hepsi aydınlığı, umudu göstermez mi bize? Cevabı evet tüm güzel düşüncelerin arkasında gökyüzüne açılan pencereler vardır. Alaçatı evlerinin pencereleri kestane, mazı ve selvi ağaçlarından yapılmıştır. Kendine has olan pencerelerin dışarıya açılan iki adet kapağı bulunur. Kapakların rüzgardan düşmemesi için iki köşeye kapakları tutması için evlere uyumlu aksesuarlar yapılmıştır. Renklerine orada yaşayan ev sahipleri karar verir. Genellikle her renkten pencereleri görmeniz mümkün. Oradaki hayat gibi rengarenkler. Sanırım en çok etkilendiğim şeylerden birisi de pencereler sizce de etkilenmekte haksız mıyım?
Alaçatı sokakları ile ilgili anılarınızı ve fotoğraflarınızı bekliyoruz.
