Alaçatı’da Tüplü Dalış

Alaçatı Dalış Noktaları

Dünyanın her yerinde dalış yapabilirsiniz. Güneydoğu Asya’daki birçok güzel noktadan Karayipler’e, Avustralya’daki ünlü Büyük Set Resifi’ne veya muhteşem Alaçatı’ya kadar. Ancak dalış sadece tropik okyanuslar için değildir. Antarktika, İzlanda ve hatta Avusturya’nın göllerindeki buz gibi soğuk sularda bile dalış yapılabilir. Her destinasyon dünyanın her yerinde bulabileceğiniz farklı canlılarla birlikte kendi cazibesini ve maceralarını da beraberinde getirir. Ancak bu, aynı dalış bölgesinde birden fazla dalışın aynı deneyimleri getireceği anlamına gelmez. Her dalış farklıdır, her seferinde başka canlılar görecek, yeni noktalar keşfedeceksiniz. Siz ve arkadaşınız birlikte dalışa gidebilirsiniz ve yine de her ikiniz de dalışı birbirinden tamamen farklı deneyimleyebilirsiniz. Dalış tecrübeniz için Alaçatı’yı tercih etmeyi düşünüyorsanız doğru kararı vermişsiniz. Dalış yaptıktan sonra yorgunluğunuzu birbirinden güzel Alaçatı otellerinde atabilirsiniz. Burada bulunan butik oteller, eşsiz bir deneyim sunmak için sizleri bekliyor. Tercihinizi Alaçatı’dan yana kullandıysanız gelin Alaçatı’da bulunan dalış noktalarını birlikte inceleyelim.

Ayrık Taş:

Dalış noktalarından en derini olarak kabul edilir. Burada derin dalışlarınızı keyifle gerçekleştirebilirsiniz. Eşek Adası’nın kuzey ucunda yer alan bu noktayı 3 ayrı parkur ile keşfedebiliriz. Uçuş duvarında bulunan oyuklardaki canlılar kesinlikle görülmeye değer diyebilirim. Duvarlar da çeşitli yosun, mercan ve süngerlere ev sahipliği yapar. Kıyıdan 18 metre ile başlayan, 26 metreye kadar inen bir duvar daha var ve başlangıç düzeyindeki dalıcılar için çok güzel manzaralar sunar. Osmanlı çapası ve bir çok anfora görmek mümkündür. Canlılık açısından en zengin noktalardan biridir. Çeşitliliğin fazla olma sebebi, birçok canlının geçit noktası olmasıdır. Su altı fotoğrafçılığı için mükemmel bir nokta olmasının yanı sıra dalıcı, her seviyede görsel şölen yaşayabilir.

Yatak Odası:

Bu dalış noktası, içerisinde büyülü bir mağara saklayan bir adadır. Dalışın başlarında ilk olarak taş kemer ile karşılaşıyoruz. Kemerin altından geçerek mağaraya doğru ilerliyoruz. Burada su altı fotoğrafçılarının benzersiz görüntüler yakalamaları mümkün. Kemeri geçmemizin ardından karagöz sürüleri bizlere eşlik ediyor. Sol tarafta, yaklaşık 6 metrede bizi mağaranın girişi karşılıyor. Karşılaştığınız renk cümbüşünün ardından daha çok heyecanlanmamanız imkansız. Mağaranın içinde bir pencere bulunmaktadır. O pencereden yansıyan ışıklar, bize büyülü bir dünyanın kapılarını araladığımızı gösteriyor. Şanslıysanız barakudalar, etrafınızda daireler çizecektir. Yaklaşık 45-50 dakika süren bir dalış deneyimi yaşayabilirsiniz.

88 taşları:

Eşek Adası’nın en güneyinde yer alır. Burada müren, anafor gibi çeşitli su canlılarına rastlanılabilir. Sığda sinağritler , derinlerde eşkinalar sizleri bekliyor. Profesyonellerin ve acemi insanların da kullanabildiği 88 taş dalış alanı, ilk kez deneyenler için uygun bir alan olacaktır. 88 Taşlar, ismini derinliğinin toplamının 88 metre olmasından alıyor. Unutamayacağı bir deneyim yaşamak isteyenler için 88 taşlar oldukça iyi bir konumdadır. Bu bölgenin en önemli özelliği ise 25-30metrelerdeki 4. ve 7. yüzyıldan kalma amforalardır. Bu noktada eski denizcilerin dramlarını iliklerinize kadar hissedebilirsiniz.

Topuk:

Konum olarak Topuk noktası, No-Name ve Yatak Odasıyla üçgen oluşturan bir noktadadır. Genellikle durgun havalarda tercih edilir. 15- 16 metre düz duvarları, dağınık parça taşları ve oyuklarıyla muazzam bir bölgedir. Bu dalış noktasında Akya ve Barakuda sürülerini görebilirsiniz. Beyaz kumdan oluşan zemin ve hemen yanındaki koyu renkli duvar, fotoğrafçılar için başarılı bir kontrast oluşturur. Su altı fotoğrafçılığı eğitimleri için topuk dalış bölgesi son derece uygundur. Denizciler için tehlikeli, dalgıçlar için son derece eğlenceli bir yer olarak bilinir.

Monem Batığı:

Türkiye’de her seviyeden dalgıcın dalabileceği en büyük batıktır. Bu batık görenleri kendine bağımlı yapmaktadır. Sakin havalarda gidilebilir. Türkiye’de dalış yapılabilen en büyük batıktır. Geminin en arka kısmına doğru gelindiğinde pervane ve dümen palasının yanından geçilir. Lumboz deliklerinden kamaraların içlerine bakılabilir. Güvertenin üst katında 20 dalgıcın aynı anda bulunabildiği bir alan vardır. Buradan yukarıya çıkarak kaptan köşküne ulaşılır. Mizana direklerinden sonra hava bacaları üzerinde veya pruva üzerinde emniyet duraklaması yapılarak tekneye dönülür. Burada Akya , Sinarit, Karagöz ve pek çok balık çeşidi görülebilir. Mutlaka görmeniz gereken bir noktadır

No Name:

Çeşme’de, Makri Adasının güneye bakan kısmında bulunur. Poyraz havalarda tercih edilen korunaklı bir bölgedir. Eğitim dalışları için ve deneme dalışları için idealdir. 15 metreye kadar inen bu bölgede sargoz ve karagöz sürülerini gözlemleyebiliriz. Eğer şanslı ve biraz da sabırlıysak erişteler arasına saklanmış olan denizatlarını doğal ortamlarında gözlemleyebiliriz. Tekne turları sırasında da bu dalış bölgesi sizler için mükemmel bir deniz sefası sunar.

Ildır Fener Adası:

Adanın kuzey ucuna doğru döküntüler ve kayalıklar başlayarak ortalama 35 metreye kadar inerler. Bu sırada böcek ve eşkinalarla karşılaşmamız olasıdır. Bunun yanı sıra “havadan korkan” adı verilen sarı tüp süngerlere, kırmızı süngerlere karşılaşabilir, karanlık girintilerde çiçek mercanlarını gözlemleyebiliriz.

Göbek taşı :

Bu bölgeye ismini veren denizin orta göbeğinde yer almasıdır. Aynı zamanda orta banko da denir. İki ada arasında sıkışmış bir platodur. İki bölümlü bir yükseltiden oluşur. Birinci bölümün en sığ yeri 10 metredir. Apiko pozisyonda, kılavuz ipten inilir. Bol Müren’li ve balıklı bir bölgedir. İkinci bölüm ise daha derindir. 22-45 metrelere kadar uzanan döküntü taşlardan oluşur. Bol balıklı ve egzotik bir yerdir.

Madonna:

Herhangi bir kara bağlantısı olmayan bir bölgedir. Yaklaşık olarak 500-600 metre uzunluğu olan bu duvarda çok sayıda oyuk, çatlak ve delik bulunmaktadır. Bu kadar çok yuva olan yerde de balık sayısı haliyle epey fazladır. Duvarın sonunda ise Madonna adını verdiğimiz bir mağara vardır. Bu mağaranın zemini beyaz kumla kaplıdır. Tavan yüksekliği ise 1,5 metre civarındadır. Mağara girişinde 2 bacanın aydınlattığı geniş bir hol bulunur. Girişten hemen sola döndüğümüzde ise dar bir koridordan ayrı bir galeriye girip başka bir çıkıştan çıkmak mümkündür. Yani bir girişi ve iki çıkışı olan muazzam bir mağaradır.

Galeri:

Eşek adasının önündeki küçük adanın güney yakasında yer alır. Çeşmedeki tarihi anlatan bir parkuru, su altında inşa etme çabalarıyla ortaya çıkmıştır. 150 kg sütun ve heykellerden oluşan ve aynı zamanda çanak ve çömleklerin bulunduğu bir bölgedir.

Riko:

Bu nokta adını halk arasında Paspariko denilen adanın kuzey-batı ucunda bulunmasından alır. Sadece Lodos havalarda gitmek için uygundur. Teknenin bağlandığı yerden Batıya doğru gidilir. 15 metrede başlayan duvar 38-40 metreye kadar iner. 35 metrede mağara büyüklüğünde bir kovuk bulunur. 4-6 metrelerde ise nereden geldiği bilinmeyen 3,5 – 4 metre boylarında eski çağlara ait bir demir çapa bulunur.

Mengene:

Bu bölge Riko-Topuk-Yatak Odası üçgeninde yer alır. Bir kara parçasıyla bağlantısı yoktur. Orta suda bir yükselti şeklindedir. Plato halini almış bu yükseltinin en sığ yeri 12 metre en derin yeri 23 metredir. Bu nedenle bu aralıkta dalan her dalıcı için uygun bir noktadır. Yeri fazla bilinmediği için balık yönünden oldukça zengin bir noktadır.

Orkinos Çiftliği:

Çeşme Gerence körfezi açıklarında bulunur. Burada bulunan, her biri 300–600 kg olan kafesler içerisindeki dev balıklar gerçekten muhteşem. Her kafesin derinliği yaklaşık 30 metre ve Kafeslerin her birinde 1000 kadar balık var. Bu sebeple bu özel dalış 5 erli gruplar halinde ve sırayla yapılıyor. Bu muhteşem balıklarla aynı ortamda olmak ve onlarla göz göze gelmek sizin için unutulmaz bir tecrübe. Yaklaşık 30 dakika süren dalışlara sadece Advanced veya üzeri seviyedeki dalıcılar dalabiliyor. Dalışlarda fotoğraf çekmek mümkün ancak flaş kullanılmasına izin verilmiyor.

İngiliz Adası:

İngiliz adasının güney doğu ucu ve kuzey ucu ve kuzey batı ucu olmak üzere 3 ayrı dalış noktası bulunur. 12 metreden başlayan 35 metreye kadar derinleşen duvarlar bulunur. 16 metrede görmeye değer büyüklükte bir müren bulunmakta. Güney ucu noktası 46 metreye kadar gider. Bol duvarlı olduğu için böcekler ve canlılık yoğundur.

Deve Taşları:

Gerence körfezinin ucunda bulunan bu nokta denizin ortasındadır. Su yüzeyinden bir metre kadar yükselen kayalar uzaktan bakıldığında develere benzetilmektedir. Büyük bir koni formunda olan kayalık bölge basamaklar halinde 60 metre derinliğe kadar iner. Açık denizde olan bu bölgede zaman zaman Orkinoslara da rastlanır. Teknenin demirlendiği 5 metrelik derinlik ise eğitim çalışmaları ve emniyet duraklamalarında gezinmek için idealdir.